Mersin'e ihanet ediliyor -1- Başkan Seçer, Büyükşehir Belediyesinin hakkı olan borçlanma yetkisinin onaylanması için Meclis tarafından yetki verilmesini istiyor.
Pardon! Siz hangi partiden Büyükşehirin Belediye Başkanı seçildiniz ki yetki ve adalet istiyorsunuz!
Başkan Seçer, bir önceki dönemde, borçlanma yetkisini komisyonlara göndermeden evet diyen bir ittifakla karşı karşıyasınız.
Size evet diyeceklerini mi sandınız! Siyasi rantla elde ettiği hazineden elini çeksin önce
Topkara, bağıra bağıra kurduğu cümlelerden de anlaşılacağı üzere söyleyecek tutarlı bir şey olmadığı anlaşılmasına rağmen yutkunarak, renk değiştirerek, sadece muhalefet olsun, Mersin için yapılan hizmetleri engellemek için size karşı çıkıyor. Yani Mersin için değil, hizmet için hiç değil, sadece size engel olmak için konuştuğu her halinden belli. Bunu Meclis oturumunu izleyen tüm vatandaşlar görüyor.
Topkara, daha önceden siyasi kimliğini kullanarak, aldığı ve şu an elinde bulunan devlet mülkünü, elinden almak bu rantına son vermek istediğiniz için mi bu çırpınışları diye düşünmeden edemiyorum. Mersin tarihinde görülmemiş bir hizmet var
Başkan Seçer, Büyükşehir Belediyesi’nin hem önceki dönem borçlarını ödüyor hem de akla hayale gelmeyecek hizmetler yapıyor.
Hem de, Arap, Kürt, Türk mahalleleri ayırımını yapmadan hizmet ediyor. Caddeler pırıl pırıl, öğrenciler mutlu, Çocuklar Vahap Amca diyor, dezavantajlı aileler sevinçli, bakıma muhtaç aileler belediye ile bütünleşmiş, sabahları insanın içini ısıtan sıcacık çorba, vatandaş, 3 çeşit yemek 3 lira ile lezzetli ve kaliteli yemek alıyor, Köylüler çeşit çeşit fidan alıyor, hayvan alıp yoğurt yapıp süt içiyor hatta bununla geçimini sağlıyor. Hamur makinası iş yaparken, köylü kadınlar çekirdek çıtlatıp çay keyfi yapıyor, Köylü çiftçiler zirai ilaç alıp ağaçlarını ilaçlıyor...
Hangisini sayayım, bu gune kadar hangi başkan böyle çalıştı. Komisyona gitmeden borçlanma yetkisini kim verdi
Başkan Seçer, önceki dönemin 2 milyar 246 milyon olan borcunu 1 milyar 493 Milyon Tl'ye düşürdü.
Hem de bu kadar hizmete rağmen. Helal sana güleryüzlü ve adaletli insan.
Bu da Cumhur İttifakı’nı rahatsız ediyor.
Peki önceki dönemde, neler olmuş nasıl borçlanmalar yapılmış bir bakalım.
Seçer; Gelelim asıl dramatik olan, asıl üzücü olan geçmiş dönemle, bu dönemin mukayesesine. Bakalım geçmiş dönemde bu Meclis’te uygulamalar nasıl yürüyormuş? Bakalım neler olmuş? Eski yönetim gelmiş, 14.07.2014’te. Ayağının tozuyla 3 ay sonra, 4 ay sonra 40 milyon lira oy birliğiyle, komisyona havale edilmeden, dolar kuru 2.2 lira. 18 milyon 181 bin dolar. Yani kabaca 40 milyon lira. Bu arkadaşlarım Meclis’te grubu bulunan siyasi partilerin komisyona sevk etmeden bakın 18 milyon 181 bin dolar. Ben şu anda Meclis’ten 18 lira borçlanma istesem derler ki bütçe konusu. Plan Bütçe’ye gitsin. Demezler mi? Derler. Gelelim 14 Eylül’e. Bakın üzerinden 2 ay geçmiş. Dolar kuru 2.75, 60 milyon lira. Komisyona havale edilmeksizin ilk yılda. 21 milyon 818 bin dolar. Toplamda kabaca söylüyorum 40 milyon dolar. Bugünün 360 milyon lirası. İlk yılda vermiş bu Meclis. Komisyona havale edilmeksizin, oy birliğiyle” ifadelerini kullandı. Vay be! Komisyona havale edilmeden evet denilen rakamlara bakın! Şimdi gelecek parayla nelerin yapılacağı tek tek anlatılmasına rağmen yetki verilmemesinin tek nedeni partizanlık yapılmasıdır.
Peki ne oluyor da şimdi hayır deniliyor. Gizli bir el belediyenin hizmetlerini engellemek için emir mi veriyor demezler mi!
Hani hizmet için Başkan Seçer’i destekleyecektiniz. Verdiğiniz sözü de unuttunuz sanırım.
Seçer, “Gelmişiz 2016’ya. Dolar kuru 3 lira. 11 Ocak 2016. Komisyona havale edilmeksizin 83.333 bin dolar. 84 milyon dolar. Yaklaşık 800 milyon lira. Komisyona havale edilmeksizin, oy birliğiyle kabül edilmiş.
Gerekçe çok komik
Muhtelif cadde, bulvar ve yollarda toprak işleri, sanat yapıları, üst yapı, asfalt, sathi kaplama, yapım işlerinde kullanılmak üzere. Hangi cadde, hangi bulvar, hangi yol kaç kilometre, hangi sanat yapıtı, hangi üst yapı, hiç bir şekilde belirtilmemesine rağmen meclis tarafından evet denilmiş. Allah'u Teala; Ey iman edenler iman ediniz diyor ayeti celilesinde. Çünkü insanoğlu bazen iman ettiğini zannediyor. Aslında içi kof, işe yaramaz bir meyveden farkı kalmıyor. Onun için de Allah (c.c) Ey iman ettiğini zannedenler iman ediniz diyor. Adalet herkes için olmalı.