Elektrik iktidar ve vatandaş

    Tüm yurtta elektrik faturaları gündemden düşmezken, ülkenin dörtte birine elektrik dağıtımı yapan Enerji SA şirketi bir yılda kârını iki katına çıkardı.

   Geçen sene KAP’a bildirdiği net kârı 1 milyar 87 milyon iken, 2022 yılında bildirdiği rapora göre kârı 2 milyar 282 milyon liraya ulaştı.

   Türkiye 2022 yılının ilk gününde neredeyse bütün kalemlere yapılan zamlara uyandı. Bu zamlardan en çok tepki çekeni ise yüzde 50 ile 127 arasında değişen elektrik faturalarına yapılan zamdı.

    Yurttaşların ceplerinden alınan bu paralar yandaş azınlıkları çok kısa bir sürede kat kat zengin etmeye devam etmektedir.
  
    İğneden ipliğe her şeye zam üstüne zam geldi, gelmeye devam ediyor. Millet ağır faturalar altında inliyor, iktidar sabredin her şey düzelecek diyor. 
 
     Tarkan, geçecek diyor. 

     Akşener, gidecek diyor.

     Bahçeli, 6 değil 9 ışık diyor

     Siyasetçiler, sanatçılar fatura nedir bilmiyor. 

      Vatandaş, kan ağlıyor, aileden sorumlu bakan haneleri gezsin, görsün durumu yerinde görsün sonra elini vicdanına koysun gerçekleri açıklasın. 

      Gerçi nasıl açıklasın ki, gittiği yeri teşkilatlar önceden ayarlar, aman bakan gelecek güzel karşılayalım derse elbette her şey güzel görünecek. 

      Vebal üstüne vebal, yöneticiler sadist olmuş kendi koltukları ve makamları uğruna, gençler bunlara inat Deist olmuş çok mu!

      Türkiye Cumhuriyeti Başkanı en üst makamdan birinci ağızdan açıklama yapmış, halkımı zamlar ve enflasyon karşısında  ezdirmeyeceğim dedi.

      Hemen ardından, ezen firma açıklama yapıyor, benim 2022 karım, 2021 yılına göre tam tamına 2 katı diyor. 

    İktidarın nimetlerinden yararlanan siyasetçilerin, vatandaşın yanında olacağı artık imkansız. burada sadece muhalefete büyük görevler düşüyor.

     Konumuz elektrik iken, muhalefet elektriğe nasıl bir çözüm getirecek? 

   Toplamda 21 şirket var. Ama 21 sahibi yok. 5.5 milyar doların 4.5 milyar doları sadece  6 aileye gidiyor.

     Bu 6 aileyi hukuk karşısında sorgulayacak mı? Yoksa nasıl olsa biz geldik bundan sonra bizde 6 yandaşımıza veririz mi olacak?

     En önemlisi elektrik özel şirketlerde kalmaya devam mı edecek yoksa kamulaştırılacak mı?

     AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Binali Yıldırım, elektrik devlette iken zarar ediyor, onun için özelleştirdik dedi. 

     Bu açıklama aynı zamanda devleti yönetemiyoruz anlamına geliyor. Bir İktidar partisi yetkilisi çıkıp faturalardan şikayetçi olmadı, neden olsun ki, faturaya verdiği liranın yüzlercesini, kendi maaşının dışında yönetim kurulunda olduğu firmalardan alıyor. 

    Sus puslar onun için. Sus pus oldukça, gençler deist olmuş neden yadsıyorlar! Haksızlığın karşısında susarak dilsiz şeytan olmaktansa Deistlik daha mı evladır diye Diyanet'e sormak lazım.

    Bankadan alırsan kredi haram, TOKİ'den alırsan helal. Alacakları yüzdelik katılım evlerinde helal,  çekiliş bahane, sıra hikaye, olmasına rağmen, bankalarda haram. Oysa ikisinde de önceden belirli yüzdelik rakam belli. 

    Akıl, akıl, akıl, sadece insanoğlu aklını kullanarak doğruya ulaşır. Aklını başkasının heybesine koyan sürü olur, ne kendisine ne başkasına faydası olmaz. Onun için eğitimli bireyler yetiştirilmesine zemin hazırlamak Mili Eğitimin işi olması gerekirken STK'lar olmazsa vay halimize!

   Elektrik gibi Mili Eğitimi de mi özelleştirse iktidar, bundan zarar etmemiş olur ve kar üstüne kar eder ve ettirir  6 elektrik enerji şirketleri gibi. 

  Biz vatandaşları daha da ezmeleri ve daha çok rant sağlamaları için illa da biz mi akıl verelim!

   Gerçi özelleştirilmeyen pek kurum kalmadı, eğitimi de özelleştirirlerse halk isyan eder diye korkuyorlardır.  Ama AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Binali Yıldırım kamu kurumlarından zarar ediyoruz onun için özelleştiriyoruz demişti ya, hadi kolay gelsin bakalım!