Şantajcı gazeteciler ve dürüst gazeteciler Allah dürüst gazetecileri korusun.
Allah’ın gazabı bazen bu dünyada bazen de öbür dünyada tecelli eder.
Bu dünyada kul hakkı yiyenler, iftira atanlar, yalan yanlış insanları itham edenler sonunda belalarını bulurlar.
Allah’ın affetmediği öncelikli günah kul hakkıdır.
Kimler kul hakkını yer?
Çıkarı için başkasının malına el koyanlar. Faizle karşısındakini mağdur edenler, haram para kazananlar, zülüm edenler, iftira atanlar…
Hele birde toplumu aydınlatması, bilgilendirmesi gereken medyanın yandaş olması, yalan haber yapması, çıkarı için kalemini satması en büyük günahlardandır.
Mersin basınının da ulusal basın gibi içinde yandaş, korkak, kalemini satan sözde gazetecileri var. Bir de gazetesini şantaj için kullanan medya sahipleri var. Bizim Mersin’deki medya yerlerde sürünse de aralarında çok değerli gazetecilerde var. Onlar görevlerini yapmaya çalışıyorlar. Kimseye bağlı değiller ve ilkeleri doğrultusunda haber yaparlar.
Ancak; günah yüklü gazete patronları, kalemini satan çakma gazeteciler, avanta ve makam peşinde koşan fosilleşmiş köşe yazarları gibi hepsi mevcut.
Bazıları var ki Mersin basınının yüz karası. Kim para verirse onun haberini yapar. Alamayınca kara yüzünü gösterir.
Ben gazeteciyim. Ben bunun okulunu okudum. Gazetecilik mezunuyum. Çıkan haberin, manşetin hangi amaçla atıldığını anlar ve niyetin ne olduğunu bilirim. Allah kahretsin mesleğimizi tam yapamıyoruz. Ekonomik sıkıntılardan dolayı hem çalışıyor hem de gazetecilik yapmaya çalışıyoruz. Bizde kalemimizi satsaydık ekonomik olarak durumu kurtarabilirdik. Ama olsun ahlaklıca görev yapmak en onurlu tutumdur.
Sonradan gazete patronu olmuş birileri, gazetelerini para pul için kullanıyorlar. Biz onlar kadar yüzsüz olamayız. Utanırız, sıkılırız, toplum içine çıkamayız.
Ne acıdır ki, bu tür adamlar ortada dolaşırken, yalan haberlerle boy gösterirlerken, namuslu gazeteciler son basın yasasıyla adeta kaderine terk edildi.
Basın ilan kurumunda kaydı olmayanlar adeta sokağa atıldı. Musluk sonuna kadar bir avuç gazete ve az sayıda internet sitesine açıldı. Onlar hem basın ilan kurumundan hem de belediye gibi kurumlardan pay alıyorlar. İçlerinde dürüstçe haberlerini yapmaya çalışanlar var aslında. Ama bazıları var ki hiç utanmadan çıkarları için kalemlerini kırıyorlar.
Kendi tabelası caddeyi işgal ediyor diye kaldırıldığı için, kıyameti koparanlar da var.
Kalemini satanlar da var. Gazetesini silah olarak kullananlar da var. Şantajcılıkla kabadayılık yapmak gazetecilerin işi değil.
Allah namuslu, dürüst, şerefli gazetecileri kötü patronlara mahkûm etmesin.